Türkiye'nin en iyi haber sitesi
PELİN KAYA

Yılın kaybedenleri ve yükselenleri

Moda endüstrisinde Asya ülkelerini etkileyen ekonomik krizin etkileri devam ediyor. Bundan en çok etkilenenlerin başında gelen LVMH Grup ve Kering Grup için de tehlike çanları çalıyor. Özellikle LVMH Grup'a ait Louis Vuitton'dan olumsuz haberler geldi. Kering Grup'a ait Gucci 2024 yılının ilk çeyreğinde satışlarda yükseliş beklediği halde düşüş yaşadı ve gerileme dedikodularını örtmeye çalışırcasına ilk yarıda satış artışı beklediğini duyurdu. Tüm bunların ardında harcamalarında tasarrufa yönelen ve seçici olan Asya halkının zevklerinde arzu nesnesi olamamak yatıyor. Zira markaların ve şirketlerin gelir dengesinde pastadaki en büyük dilim hâlâ Asya ülkelerine ait.



Devler ligi yılın ilk çeyreğini stres içerisinde geçirirken bu sınavdan alnının akıyla çıkan bir grup da oldu. Prada Grup'a mensup Miu Miu'dan gerçek bir atak geldi. Şirket yaptığı açıklamada, markanın büyümesinin ilk çeyrekte de devam ettiğini ve perakende satışların tam tamına yüzde 89 arttığını duyurdu. Şirketin amiral gemisi Prada markası perakende satışlarda yüzde 7 artışla daha yavaş büyüdü. Genel olarak şirketin ilk çeyrekte net geliri yıllık yüzde 16 artışla 1,27 milyar dolara yükseldi. Tüm bu başarının altında lüks bir marka olarak çağı yakalamak ve trend belirleyici konuma gelmek yatıyor. Asya ülkelerinin trend takip eden alışveriş alışkanlıkları olduğunu da göz önünde bulundurduğumuzda bu başarı hiç de şaşırtmıyor.

GÜNDEM OLDU SATIŞLARI PATLADI
Londra merkezli İngiliz-İtalyan tasarımcılar Jordan Bowen ve Luca Marchetto'nun son koleksiyonları Jordanluca'yı tanıtmasının ardından tasarımlar arasındaki idrar lekeli denim kot pantolon sosyal medyada viral oldu. Bu kot pantolon adeta altınıza kaçırmışsınız gibi görünen koyu renkli bir lekeyle tasarlanmış ve 811 dolar (26 bin 260 TL) gibi yüksek bir fiyata sahip.



Üstelik de stokları tükenmiş. Eskiden böyle uç tasarımlar kenarda köşede kalırdı. Ancak moda endüstrisinin sosyal medyaya entegre olması ve Balenciaga gibi köklü lüks markaların da absürt tasarımlar ortaya çıkarması, bu gibi tasarımlardaki merakı artırdı. Artık dalga geçilesi örnekler bile hak etmediği ilgiyi görüp viral olmanın nimetlerinden yararlanarak ciddi bir pazarlama örneğine imza atıyor.

BELLA SAHALARA DÖNDÜ
Haftalardır süren Zendaya moda şovu yerini yavaş yavaş Bella Hadid'e bırakıyor. Uzun zamandır basına görüntü vermeyen Bella Hadid oldukça şık bir şekilde dönüş yaptı. Şu an yeni çıkardığı güzellik markası Orebella'nın lansmanını gerçekleştirmek için yoğun bir basın turunun içinde. Markasında koku, vücut losyonları, vücut yağları, şampuanlar, saç kremleri, tütsü, difüzör ve mum gibi ürünler yer alıyor ama tanıtım çalışmalarına ilk olarak parfümle başladı.



Giydiği 2004 yılına ait vintage Christian Dior elbisesiyle adeta göz kamaştırıyor. Audrey Hepburn ilhamlı kapri Ferregamo kıyafeti de oldukça başarılı. Beyaz Rokh marka elbisesi de çok şık. Gucci'nin yeni koleksiyonundan seçtiği ofis stili takım sezonun en trend görünümü ve çok iyi taşımış. Roberto Cavalli'nin 2003 yılındaki koleksiyonundan vintage bir parça da giydikleri arasında. Bella'nın sıkça arşivlerden seçim yapması ve ana tasarımcıya saygısını göstermesini takdir ediyorum. Takdir ettiğim bir diğer konu da Bella'nın günler süren tanıtım süreci boyunca stil danışmanı orucunu bozmuş olması ve stili için Molly Dickson ile çalışmaya başlaması oldu. Güzel bir enerji yakaladıkları Bella'nın gayet iyi görünmesinden belli oluyor.

NİMETLERİ TÜKENMEYEN MODA FİGÜRÜ PHARRELL WILLIAMS
Günümüzde moda dünyasındaki kilit isimlerini sorsanız önce Pharrell Williams derim. Zira bir kreatif direktör olarak adımları bu kadar merak edilen bir isim yok. Tabii bunda önceden inşa ettiği şöhretinin etkisi de var. Lakin endüstri içinde bulunduğu iş birlikleri ve projeleri turnusol kağıdı görevi görüyor, beğeni standartları Pharell'in yaptıkları etrafında şekillenebiliyor. Fakat yine de erkek giyim tarafının kreatif direktörü olduğu Louis Vuitton markası sezonda beklentileri karşılayamadı.



Dolasıyla bundan LVMH Grup da etkilendi. Şimdi yeni bir iş birliğine imza atıyor. Pharrell Williams, Tiffany & Co. ile Titan isimli bir mücevher koleksiyonu çıkardı. Koleksiyonda mitolojik Poseidon'un üç dişli mızrağından ilham alınmış. Mücevher parçalarının tamamındaki detaylarda siyah titanyum kullanımı hakim. Siyahtaki güzelliğin fiziksel bir tezahürü tasvir edilecek ve parçaların fiyatı 3 bin 500 dolardan (113 bin 251 TL) başlayacak. Altın kadar değerli olmayan bir metale bu denli bir başlangıç fiyatı belirlemek için ancak Pharrell Williams'ın şöhreti gerekirdi.

HEM TARTIŞMALI HEM DE GÖZ KAMAŞTIRICI
Galler Prensesi Catherine'in paylaştığı fotoşoplu fotoğraf skandalından sonra, artık tüm ülkelerin kraliyet portreleri yakın gözlem altında. Son kurbanlar Danimarka Kralı Frederik ve Kraliçesi Mary oldu. Çiftin unvanlarını aldıktan sonra çekilen ilk resmi kare özelliğini taşıyan portrelerinde 'düzenleme' olduğuna dair iddialar gündem oldu.
İddiaların arasında en dikkat çekeni; İkisinin başka yerlerde çekilen fotoğraflarının tek görselde birleştirilerek sanki yan yanalar gibi gösterildiği. Zira Kral ve Kraliçe'nin arası pek de iyi sayılmaz. Detay vermem gerekirse; çiftin arası Kral Frederik'in Kraliçe Mary'yi aldattığı haberleri sonrasında bir türlü düzelemedi. Hatta Mary'nin boşanmak için harekete geçtiği, Frederik'in Mary'nin boşanma isteğini engellemek için Kral unvanını aldığı da söyleniyor. Ve bunlara ek olarak eski Kraliçe Margrethe'ın oğlunun yuvasını kurtarmak ve aile itibarını korumak için tahttan vazgeçerek unvanını oğluna aktardığı da en kuvvetli ihtimallerden biri denilebilir.




Çiftin portresine geri dönersek, Kraliçe Mary'nin elinin Kral Frederik'in elinin önünde görülmesi şüpheleri artırdı. Bu durum, Kraliçe Mary'nin görsele sonradan yerleştirildiği iddiasını güçlendiriyor. Resmi bir portre olduğu için olması gereken Kral'ın daha önde durması gerektiği. Kral Frederik'in Kraliçe Mary'nin gösterişi yanında sönük kalması da şüpheleri artırmış. Bunda hemfikir olduğumu söyleyemem. Zira Kraliçe Mary her daim muhteşem görünmeyi başarır. Bu portredeki görünümü de benden tam not aldı. O sebeple Kral'ın sönük kalması bir düzenleme sebebi olabilir mi, tartışılır.
Günümüzde herkes basına ve sosyal medyada yayınlanacak içeriği için gerekli rötuşlara başvuruyor. Kraliyet de olsa bir şeylere filtreleme getirme ihtiyacı hissediliyor olabilir. Tabii Kraliyet söz konusu olunca eleştiriler klasik bir ünlüden daha çok ses getiriyor, zira işin içine devlet statüsü, bir takım siyasi öncelikler ve monarşinin bekası giriyor. Galler Prensesi Catherine'in düzenlemeli fotoğrafının sonrasında skandallar yaşanınca, tüm kraliyet aileleri normalden çok daha detaylı incelenir hale geldi ve böylelikle bir şekilde fotoğraflardan spekülasyon çıkarma trendi de başlamış oldu.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA